Ne o öyle; oldu, oluyor olacak.
Olmadı, olmuyor, bitti, her parti ayrı seçime girecek derken nihayet bugün anlaşıldığı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener tarafından İYİ Parti Genel Merkezinden kamuoyuna ilan edildi.
Çok şükür; nasıl da rahatladı toplum! Yoksa çatlama noktasına gelmişti!
24 Haziran seçimlerinden sonra, Kasım ayında başlayan ‘Millet ittifakı’ işbirliğini yerel seçimlere taşıma anlayışı, AKP ile MHP arasındaki yerel seçim ittifakının çökmesinden sonra bunu ‘fırsat’ olarak gören muhalefet harekete geçti.
AKP ile MHP çoktan anlaşıp yoluna devam ederken, CHP ve İYİ parti 2015 seçimlerinden sonra AKP ile CHP arasında tarihe geçen 35 gün süren ‘istikşafi’ koalisyon görüşmeleri gibi neredeyse 90 gündür genel başkanlar genel merkezlerde, kahvaltılarda, yemekli ev görüşmelerinde… ikinci isimlerin heyetler halinde görüşmeleri derken; anlaşılmış!
27 ilin 16’sında CHP, 11 ilde İYİ parti adayıyla…
22 büyükşehirin 12’sinde CHP, 10’unda İYİ parti…
Ankara Gölbaşı İYİ partiye, çok tartışılan Etimesgut’ta her parti kendi adayıyla…
Gaziantep İYİ partiye bırakılmış.
Bir önceki seçimde CHP’nin kıl payı kaybettiği Üsküdar, Meral Akşener’in kendi partisine oy vermekten mahrum bırakılmaması için İYİ partiye.
Adayı en erken açıklanan ilimiz Balıkesir büyükşehirde CHP adayını geri çekerek büyükşehiri İYİ Partiye, 14 ilçede CHP, 6 ilçede İYİ Parti adaylarıyla seçime gidecek.
CHP Genel Merkezinde başlayan temas İYİ Parti Genel Merkezinde Meral Akşener’in uzun sürdü dediği ittifak-işbirliği anlaşmayla sonuçlandı.
Çok zor bir süreç olduğu belli olan işbirliği görüşmelerinin zaman zaman kopma noktasına geldiğini. İYİ Partinin çıtayı yüksek tuttuğunu, ittifakın bittiği kararının alındığını, kamuoyuna açıklanacağı gün son anda tekrar ittifakı sürdürme kararı alındığını biliyoruz.
Kamuoyundaki izlenimler ve bize gelen iletilerden anlaşılan, cumhur ittifakının karşısında her partinin güçlü olduğu yerde en iyi sonucu almaya yönelik işbirliğinden daha çok partilerin kendi varlığını öne çıkarma, kendisini ispat etme; koltuk hesabı yaptığı algısı oldukça yüksek.
Yani muhalefet güçlü iktidar karşısında, iktidarın gücünü kırmak yerine, her parti seçimden ‘biz’ nasıl kazançlı çıkarız arayışı görüşmelerin bu kadar uzun sürmesinden anlaşılmaktadır.
Kurulduktan sonra genel seçimlere ittifak içinde giren İYİ Parti, 31 Mart’ta ilk kez yerel seçimlere girecek. İyi Parti bu seçimlerde gücünü görmek istiyor. Bu nedenle İYİ Parti ittifak görüşmelerinde çıtayı hep yukarıda tuttu.
CHP’ye açıklanan adayını geri çektirdi; olmazsa olmaz, restini çekti. CHP’nin çok güçlü olduğu yerleri almak için çok zorladı. CHP’nin çok yüksek oy aldığı Bodrum’u almak için günlerce zorladı, İYİ Partili adayın CHP’den aday olması kararı alındı, CHP parti tabanından yükselen tepkiler sonucu her parti kendi adayıyla seçime gitme kararı alındı.
İzmir gibi CHP’nin güçlü olduğu ilde aday açıklamasının bu kadar geç kalması ittifak görüşmelerinin sonucu olduğu. İYİ Partinin İzmir Bornava’yı istediği iddiaları bile var.
Cumhur ittifakı seçimleri yerel seçimlerin ötesine ‘beka’ sorunu olarak görürken, millet ittifakı görüşmelerinin uzun sürmesi, ilçeler üzerinden tartışmaların yoğunlaşması mücadelenin ‘koltuk kavgası’ algısını güçlendirdi.
CHP iktidarın gücünü azaltmak adına, İYİ Partinin genel seçimlere katılabilmesi için 15 milletvekili vermesinden sonra, yerel seçimlerde de İYİ Partinin taleplerine gösterdiği esnekliğin sonuçlara nasıl yansıyacağı görülecek. Umulan odur ki; genel seçimlerden sonra olduğu gibi, kaybedilen yerlerde İYİ Parti yetkilileri CHP’yi sorumlu sayarak; CHP yüzünden kaybettik demesin!
Artık bundan sonrası seçmene kalmış.
CHP’nin adaylarının geç kalması mı; adaysız seçimlere katılamayacağına göre, geç kaldı denilen İzmir büyükşehir adayını, ilçe adaylarını. İstanbul ilçe adaylarını ve açıklamadığı birçok ilin adaylarını Pazar günü toplanacak PM’de açıklaması. Tartışmaların uzun sürmesi halinde toplantının Pazartesiye sarkabileceği, kritik görülen bazı ilçe adaylarının sonraya bırakılabileceği gibi; Kadıköy, Beşiktaş ve bazı ilçeler için Kemal Kılıçdaroğlu’nun PM’den yetki alabileceği beklenmektedir.
Yasada olmadığı halde, koalisyonlara son verecek denilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin zorunlu hale getirdiği; ittifaklar dönemi demokrasimize hayırlı olsun!