
GEÇEN hafta, Zağnos Paşa Meydanı’nın hali pür melâlini sorgulamıştık.
“Ne olacak bu meydan” diye sormuştuk.
Hazırlanan projeler falan..
Yıkılan binalar da var.
Bir de ortada karmakarışık bir meydan var.
Muhatabı kim soruların?
Büyükşehir Belediyesi.
Sorduk..
Bir açıklama gelmedi.
Bir cevap gelmedi.
Şurası şöyle olacak, burası böyle olacak diye bir karşılık gelmedi.
Diyelim Başkan’ın gözünden kaçtı..
Genel Sekreter var, bu konulardan sorumlu daire başkanları var, müdürler, amirler falan.
Bir de basın işlerine bakan arkadaşlar var.
Resmi ve gayriresmi basın danışmanları falan…
Hiç ilgilerini çekmedi besbelli.
Büyükşehir’i yönetenler ve yönetilen kadrolar.. Bunların hemen hepsi, her haberde, her yayında kötü niyet arıyor. Yaklaşım böyle olunca, her türlü sorgu sual haberi bu arkadaşları yan bastırmak için yazılıp çizilmiş oluyor.
Böyle bir şey yok.
Yani, diğerleri için bilemeyiz de..
Bizim için yan bastırmak gibi bir gazetecilik kaygısı yok.
Biz hep şehir adına, Balıkesir’de güzel şeyler olması adına sorduk, sorguladık.
Yazdık, çizdik.
Neyse.
Başka yayınlara da bir cevap gelmiyor.
Yan bastırmacılar da, arkadan dolandırmacılar da acayip acayip şeyler yazıyor.
Bizimkiler vızıltı yani.. Onlarınki, direkt suçlama, itham, iddia falan.
Hâttâ hüküm bile veriyorlar.
Onların yazıp çizdikleri, dedikoduyu çok seven şehir insanının yakın takibinde.
Her arastada, her sokakta, her kapalı kapının ardında bunlar konuşuluyor.
Bire bir katılarak konuşuluyor.
Muhataplarından tek satır açıklama gelmiyor.
Yalanlama gelmiyor.
Ya da işin doğrusuna dair bir beyanat gelmiyor.
“Sus, unuttur” taktiği…
Ş. TARIK SÜRMELİOĞLU